Geçtiğimiz günlerde meydana gelen olayda Yusuf Serdar Yücel'e uzun süre ulaşamayan arkadaşları, durumu ailesine ve polise bildirdi. İhbar üzerine Yücel'in Ankara'daki evine giden ekipler, kapının içeriden kilitli olduğunu belirledi. Çilingir yardımıyla içeri giren polisler, Yücel'in cansız bedeniyle karşılaştı. Sağlık ekiplerinin yaptığı ilk incelemede Yücel'in hayatını kaybettiği doğrulandı.
Olayın ardından, Yücel'in telefonunda yapılan incelemeler dikkat çekti. Ankara Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Yücel'in telefonunda 'Nasıl intihar edilir, hangi madde ne kadar sürede öldürür' gibi aramalar tespit etti. Bu durum, olayın intihar olup olmadığı konusunda soru işaretleri oluşturdu.
Olay yerinde yapılan incelemede kapının içeriden kilitli olduğu ve zorlanmadığı belirlendi. Dairenin düzenli olduğu, Yücel'in bedeninde herhangi bir darp veya cebir izine rastlanmadığı öğrenildi. Bu bulgular, olayın intihar olabileceği ihtimalini güçlendirdi. Ancak, soruşturmanın derinlemesine devam ettiği bildirildi.
Yücel'in ani ölümü, ailesini ve yakın çevresini derin bir üzüntüye boğdu. Olayın ardından, Yücel'in cenazesi memleketi Isparta'da düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı. Ailesi, bu trajik olayın ardından büyük bir yas içinde kaldı.
Yusuf Serdar Yücel'in cenazesi, Isparta'da düzenlenen bir törenle toprağa verildi. Törene katılanlar, genç mühendisin ani ölümü nedeniyle büyük bir üzüntü yaşadı. Ailesi ve arkadaşları, Yücel'in hayatını kaybetmesinin ardından derin bir boşluk hissetti.
Bu olay, toplumda intihar konusunun önemini bir kez daha gündeme getirdi. Yücel'in hayatını kaybetmesi, birçok kişi tarafından üzüntüyle karşılandı. Olayın ardından, intihar önleme ve mental sağlık konularında farkındalık yaratılması gerektiği vurgulandı.